reklam
reklam
DOLAR 38,8054 % 0.05
EURO 43,4560 % 0.92
STERLIN 51,6861 % 0.97
FRANG 46,1801 % 0.66
ALTIN 4.053,98 % 0,46
BITCOIN 104.253,97 3.179
reklam

SELAMIN BEREKETİ: GÖNLÜNÜZÜN KAPISINI AÇAN O İKİ KELİME

Yayınlanma Tarihi : Google News
SELAMIN BEREKETİ: GÖNLÜNÜZÜN KAPISINI AÇAN O İKİ KELİME
reklam

 

Bugün, modern dünyanın gürültüsünde kaybolan ama aslında içimizin derinliklerinde her zaman yankılanan bir konuda yazmak istiyorum: Selamlaşmak.

Günümüzün hızlı tempolu hayatında, selamlaşmanın o saf ve içten anlamını çoğu zaman unutur olduk. Teknolojinin ve dijital dünyanın etkisiyle, yüz yüze kurduğumuz iletişim azalırken, sanal dünyada “selamlaşmalar” şekil değiştirdi. Bir “merhaba” yerine, bir emoji, bir mesaj ya da sosyal medya üzerinden atılan birkaç kelime… Oysa ki selamlaşmak, sadece bir selam vermek değil, insanın gönlünden başka bir insana yöneltilen en güzel duadır.

Eskilerimizin inancına göre, evde kimse olmasa bile selam verilirmiş. Çünkü selam bereketi, huzuru ve hayrı beraberinde getirir, her iki tarafa da ruhsal bir iyilik sunardı. Rahmetli anneannem de hep derdi: “Selam vermek, evdeki huzurun kaynağıdır.”
Ve işte bu yüzden, selamlaşmak, hem kültürel hem de manevi bir mirastır. Kişisel ilişkilere, toplumlara ve tüm insanlığa hitap eder. Bir insanın bir başka insana selam vermesi, aralarındaki mesafeyi yok eder. Bir selam, yürekler arasında kurulan en güzel köprüdür.

Geçtiğimiz günlerde, tanımadığım bir kadınla yolda göz göze geldik. İçimden bir selam verme isteği doğdu, “Allah rızası için selam vereyim” dedim ve yalnızca bir bakış ve birkaç kelimeyle geçip gittik. Ancak o kadının beni durdurması, sadece bir “tanışıyor muyuz?” sorusu sorarak o gözlerdeki şaşkınlıkla birleşen mutluluğu gördüm.
Bana şöyle dedi: “Hâlâ senin gibiler kaldı mı? Bir selam… Hâlâ birini tanımadan, sadece Allah rızası için selam verebilir misin?”

O an fark ettim ki, bazen bir selam, bir tebessüm dahi bir insanın ruhunu canlandırabilir. İnsanlar birbirinden çok şey beklemiyor. Bir tebessüm, bir selam, bir iyilik bile…
Bir toplumun değerlerini kaybetmesinin en büyük nedeni, insana olan değerini unutur hale gelmesidir. Selam, sadece bir kelime değil; sevgi ve saygıdan doğan bir bağdır. Ancak maalesef günümüzde, komşu komşusuna bile selam vermekten çekinir hale gelmiştir. Gün geçtikçe, içten içe kaybolan bu değerler toplumları yavaşça yozlaştırır.

Dijital dünyada insanlar arasında kurulan mesafeler arttıkça, yürekten verilen bir selamın yerini sanal satırlar almaya başladı. Ancak biliyoruz ki, bir selam bir insanın içindeki karanlıkları aydınlatabilir. Göz göze gelmeden verilen o içten selamın, ne kadar derin ve değerli olduğunu anlatmak zor.

Belki de ihtiyacımız olan tek şey, eski değerlerimize geri dönmek ve selamın gücünü yeniden keşfetmek. Küçük bir hareket, büyük bir değişim yaratabilir. Unutmayalım, bazen bir selam, bir insanın hayatını değiştirebilir.

Kalbinde insanlık taşıyan, insanı Allah yarattı diye seven, değer veren ve saygı duyan tüm yüreklere selâm olsun.

Selamlaşmak
Gönülden gönüle kurulan en sessiz ama en derin köprüdür selamlaşmak.
Bir söz değil sadece; bir bakışın, bir tebessümün, bir insanı insanca selamlamanın en kadim ifadesidir…

Selamlaşmak; bir tebessümle başlar bazen,
Bazen baş eğmekle, bazen el uzatmakla…
Diller değişir, kelimeler farklılaşır ama
Gönülden gelen her selamda bir sevgi taşar.
Bir “merhaba”, bin duvarı yıkabilir.
Bir “selam”, uzakları yakın eder.
Çünkü selam, insanın insana uzanan en sade ama en yüce köprüsüdür.

Raziye Gökbudak

reklam

YORUM YAP