

Zaman geçer, eser bir rüzgâr,
Kimi güler, kimi içten sızlar.
Kimi savrulur bir kuru yaprak,
Kimi yüreğinde fırtına saklar.
Yüzde belirir ince çizgiler,
Her biri geçmişini sessiz izler.
Kimi hatıradır, kimi sitem,
Kimi bir ömürlük gizli özlem.
Günler kaçar, aylar yarışır,
Yıllar geçerken içi karışır.
Kimi dimdik durur her sarsıntıda,
Kiminin beli bükülür, sarsılır.
Kimi zamandan şifa bulurken,
Kimi her saniyede solarken,
Birine umut olur sabah ışığı,
Diğerine gece çöker karanlık.
Çocuk büyür, gençlik solarken,
Hayatın yükü omza dolarken,
Şahin gözler perdeyle kapanır,
O ceylan adım bir gün topallatır.
Kalp bir zamanlar aşkla çarpar,
Şimdi çarpıntı, bazen de sızlar.
Ne heyecan kalır ne deli neşe,
Bir gün kriz olur, bir gün sızı.
Balon gibi uçar zaman elimizden,
Tutamazsak kayar sessizce bizden.
Bir bakmışız aynada yabancı yüz,
Yıllar geçmiş, fark etmeden bizden.
Vakit varken gönül almalıyız,
Bir tatlı sözden kaçmamalıyız.
“Sonra” dediğin olur bir yalan,
Şimdi yaşa, geç kalmadan.
O seni yaşamadan önce sen yaşa,
Tut ellerini hayatın doya doya.
Zaman vicdansız, dönmez geriye,
Kıymet bil, her ânı sar sevgiyle.
– Raziye Gökbudak